İMEAK DTO Nisan 2025 AB Bülteni
SİRKÜLER NO: 23.1 / 244-155 = 14/04/2025
İlgi:
İMEAK Deniz Ticaret Odası’ndan alınan 14.04.2025 tarih ve 900/295/2025 sayılı yazısı.
İMEAK Deniz Ticaret Odası’ndan alınan ilgi
yazıda;
‘’Avrupa'da denizcilik sektöründe enerji verimliliği uygulamaları, deniz çevresinin korunması, dijital dönüşüm, denizcilikte teknolojik uygulamalar ve araştırma alanında meydana gelen güncel gelişmelere ilişkin çeşitli kaynaklardan derlenen haberler bilgilendirme amacıyla aşağıda sunulmaktadır.
1. Avrupa Topluluğu Armatörler Birliği Yeni İsmini Duyurdu
Avrupa Topluluğu Armatörler Birliği (European Community Shipowners' Associations- ECSA) 60. yıl dönümünde ismini ECSA European Shipowners olarak değiştirdi.
5 Mart 2025 tarihinde yeni bir logo ve görsel kimlik ile lansmanı yapılan kuruluş, 22 Avrupalı devlet bünyesindeki armatörleri, küresel filonun yaklaşık %35'ini ve dökme yük gemilerinden konteyner gemilerine, tankerlere, gaz taşıyıcılarına, feribotlara, yolcu gemilerine ve açık deniz gemilerine kadar tüm denizcilik segmentlerini temsil ediyor.
Başkan Karin Orsel konuya ilişkin yapmış olduğu açıklamasında: "ECSA bugünden itibaren ECSA European Shipowners oluyor. Bu yıl 60. yılımızı kutluyoruz. AB'deki etkimizi güçlendirirken, önümüzde büyük bir zorluk bulunuyor: enerji dönüşümü. 2050'deki net sıfır hedefine yalnızca Avrupalı armatörler olarak değil, IMO'daki ve sektördeki diğer ortaklarımızla birlikte çalışmalıyız. Gerçek bir değişim için tüm sektörün el ele vermesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Genel Sekreter Sotiris Raptis ise: "ECSA olarak kalacağız ama aynı zamanda Avrupalı Armatörler olacağız. Amacımız, Avrupa denizciliğinin ne ifade ettiği konusunda farkındalık yaratmak. Avrupa denizciliği, küresel filonun yaklaşık %35'ini ve Avrupa'nın küresel GSYİH'deki %15'lik payını oluşturuyor. Kıtanın enerji, tedarik zinciri ve gıda güvenliği için kilit rol oynayan bir sektör olarak Avrupanın güvenliği ve rekabet gücü için bir değeriz." açıklamalarında bulundu.
(Kaynak: ECSA)
2. Gemi Geri Dönüşüm Yönetmeliğinin Netleşmesi Son Dakikaya
Kalacak
Gemilerin Güvenli ve Çevreye Duyarlı Geri Dönüşümüne İlişkin Hong
Kong Uluslararası Sözleşmesi'nin (Hong Kong International Convention- HKC) 26
Haziran 2025 Perşembe günü yürürlüğe girmesine sadece birkaç ay kaldı. Ancak,
gemilerin geri dönüşümüne ilişkin yasal çerçeve henüz kesinleşmedi ve yeni
düzenlemenin yürürlüğe girmesinden sadece birkaç hafta önce açıklanması
bekleniyor.
Gemi geri dönüşümünden kaynaklanan riskleri en aza indirmeyi
amaçlayan bir Uluslararası Denizcilik Örgütü (International Maritime
Organization- IMO) düzenlemesi olan Hong KongSözleşmesi ile, tehlikeli atık ve
diğer atık türlerinin ülkeler arasındaki dolaşımını kontrol eden uluslararası
bir sözleşme olan Basel Sözleşmesi arasındaki uyumsuzlukların giderilmesine
ilişkin öneriler, 28 Nisan-9 Mayıs 2025 tarihleri arasında düzenlenecek olan
Basel Sözleşmesi Taraflar Konferansı'nda ele alınacak.
Hong Kong ve Basel Sözleşmelerine göre geri dönüştürülmesi
planlanan gemilerin sınır ötesine taşınarak sözleşmelere taraf bir ülkenin
yargı yetkisi altında bulunan bir gemi geri dönüşümünden kaynaklanan atıkların
çevreye duyarlı bir şekilde yönetilmesi için HKSRC.2/Circ.1 Geçici Rehberi,
Deniz Çevresini Koruma Komitesi 82'nci Dönem Toplantısında (Marine Environment
Protection Committee-MEPC 82) onaylandı.
Toplantıda, "Basel Sözleşmesi Sekreteryası ile iş birliği
içerisinde, düzenlemelere daha fazla açıklık ve netlik sağlamak amacıyla
kılavuzun geliştirilmesi için ek çalışma yapılmasına ihtiyaç duyulduğu"
kaydedildi.
Konuya ilişkin olarak, küresel deniz kazaları ve sigorta
uyuşmazlıkları alanındaki bir hukuk uzmanı, Lloyd's List'e verdiği demeçte;
atık yönetimi gerekliliklerinin Basel Sözleşmesi'ndekilerle aynı veya daha
fazla ölçüde çevre dostu olması halinde, Hong Kong Sözleşmesi'nin öncelikli olacağına
inanan birçok uzman olduğunu ifade ederken, Basel Sözleşmesi toplantısı ile
Hong Kong Sözleşmesi'nin yürürlüğe girmesi arasındaki kısa süreye dikkat
çekerek, gemi geri dönüşümü planlayan sektör ilgililerine; bu netleşme
sürecinde pozisyonlarını dikkatle değerlendirmelerini ve ileriyi şimdiden
planlamalarını tavsiye etti.
Bir P&I Sigortası yetkilisi tarafından yapılan açıklamalarda
ise; geçerli rejimlere uyulmaması durumunda sigortacıların da, farkında olmadan
hurdaya ayrılmak üzere sefere çıkmış yasal gereklilikleri sağlamayan bir gemiyi
sigortalayarak kendilerini riske atabileceklerini ifade etti.
Bu yaz yürürlüğe girecek olan Hong Kong Sözleşmesi, uluslararası
sefer yapan 500 GT'nin üzerindeki gemilerin Tehlikeli Madde Envanteri
(Inventory of Hazardous Materials- IHM), Uluslararası Tehlikeli Madde Envanteri
Sertifikası (International Certificate on Inventory of Hazardous Materials-
ICIHM) taşımasını ve yetkili tesislerde geri dönüştürülmesini zorunlu kılacak.
Buna ilişkin Lloyd's List'e açıklamalarda bulunan bir diğer hukuk
uzmanı, kullanım ömrünün sonuna yaklaşan gemi sahiplerinin de AB
düzenlemelerini dikkatle incelemeleri gerektiğinin altını çizerken: "Örnek
olarak, şu anda AB sularında satış veya geri dönüşüm için bekletilmekte olan AB
bayraklı olmayan bir gemi, AB Gemi Geri Dönüşüm Yönetmeliği kapsamına
girmeyecek, ancak buna karşın, 1013/2006 sayılı AB Atık Sevkiyatı Tüzüğü
kapsamına girebilir.
Aynı zamanda, eğer aynı gemi Hong Kong Sözleşmesi'ne taraf olan
(AB/AEA dışı) bir devletin bayrağı altındaysa, gemi sahibinin Hong Kong
Sözleşmesi'ni uygulayan o geminin bayrak devletinin kanunlarına da uygun
şekilde hareket etmesi gerekecektir." ifadelerini kullandı.
Uluslararası Deniz Ticaret Odası (International Chamber of
Shipping- ICS) Çevre ve Ticaret Müdürü John Stawpert, netlik olmamasına rağmen,
denizcilik endüstrisini Hong Kong Konvansiyonu yürürlüğe girmeden önce
hazırlıklarını tamamlaması konusunda teşvik etti ve "Deniz taşımacılığı
sektörü şu anda kendisini belirsiz bir konumda hissetse de, eğer son MEPC'de
üzerindeolacaktır. Hong Kong Sözleşmesi nihayetinde ihtiyacımız olan netliği ve
tüm yanıtları sunacaktır." açıklamalarında bulundu. (Kaynak: ICS)
3. İngiltere 2050'ye Kadar Deniz Taşımacılığında Net Sıfır Emisyon
Hedefi Belirleyerek ETS Kapsamını Genişletme Kararı Aldı
Birleşik Krallık Hükümeti, denizcilikten kaynaklanan sera gazı
emisyonlarını 2030 yılına kadar %30, 2040 yılına kadar %80 azaltmayı, 2050
yılına kadar ise sıfırlamayı hedefleyen dekarbonizasyon stratejilerini
açıkladı.
Hükümetin yeni "Denizcilikte Karbondan Arındırma
Stratejisi", Uluslararası Denizcilik Örgütü'nün (International Maritime
Organization- IMO) hedefi doğrultusunda sera gazı emisyonlarını öncelikle 2030
ve 2040 yıllarına kadar kademeli olarak azaltmayı hedefliyor.
Bunun yanı sıra; limanlara uğrayan gemilerden kaynaklanan
emisyonların azaltımı ile ilerleyen dönemlerde limanlarda oluşacak enerji
ihtiyacını değerlendirmeye ve daha küçük ölçekli gemilerin dekarbonizasyonunun
planlanmasına yardımcı olmak için iki ayrı çağrı başlatılıyor.
2019 yılında benimsenen Temiz Denizcilik Planının yerini alacak
yeni stratejiyle, 2026 yılından itibaren, yurtiçi deniz taşımacılığından
kaynaklı emisyonlar da Birleşik Krallık Emisyon Ticaret Programı kapsamına
dahil edilecek.
Birleşik Krallık Ulaştırma Bakanı Mike Kane konuya ilişkin yaptığı
açıklamada: "Birleşik Krallık'ı yeşil enerjinin süper gücü yapmaya
kararlıyız ve Denizcilikte Karbondan Arındırma Stratejimiz daha temiz ve daha
dayanıklı bir denizcilik ülkesi inşa etmemize yardımcı olacak." ifadelerini
kullandı.
Kane açıklamasında, benimsenen yeni strateji kapsamında sağlanacak
yeni bir finansman kaynağından bahsetmezken, UK SHORE (UK Shipping Office for
Reducing Emissions) girişimi bünyesinde yer alan 206 milyon sterlinlik fona
atıfta bulundu.
Birleşik Krallık Deniz Ticaret Odası yetkilisi Rhett Hatcher, yeni
programı memnuniyetle karşıladıklarını belirtirken Birleşik Krallık
denizciliğinin yeşil dönüşümünü desteklemek için gereken yasal çerçeve,
teknoloji ve altyapıyla da uyumlu hale getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Net sıfır karbonlu limanlar için açılan çağrı 24 Haziran'a, daha
küçük ölçekli gemilerin dekarbonizasyonu için açılan çağrı ise 25 Temmuz'a
kadar sürecek.
(Kaynak: Lloyd's List)
4. Süveyş Kanalındaki Zarar: Aylık 800 Milyon Dolar
Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından 17 Mart 2025 tarihinde yapılan
açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Abdel Fattah al-Sisi, bölgesel istikrarsızlığın
Süveyş Kanalı gelirlerinde aylık yaklaşık 800 milyon dolarlık kayba yol
açtığını ifade etti. Ancak açıklamalarında diğer taraftan, ülke ekonomisinin
iyileşme işaretleri gösterdiğine de yer verdi.
Sisi, dünyanın ve Ortadoğu'nun karşı karşıya olduğu zor koşulları
dile getirirken bu zorluklara rağmen Mısır'ın son 15 yılda istikrarlı ve iyi
planlanmış adımlarla ilerlediğini ve küresel ekonomiyi de etkileyen ekonomik
krizlerin üstesinden geldiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı kanalın mali zararından bahsederken: "Bölge
durumu nedeniyle devletimiz Süveyş Kanalı'ndan elde edilen gelirlerden aylık
800 milyon dolar zarar ediyor. Yine de Uluslararası Para Fonu'nun
(International Monetary Fund- IMF) yeni onaylamış olduğu 1,2 milyar dolarlık
kredi programı gibi olumlu gelişmeler de kaydetmekteyiz." ifadelerini
kullandı.
Mısıra daha önce ilk gözden geçirmede 347 milyon dolar, ikinci ve
üçüncü gözden geçirmelerde de 820'şer milyon dolar olmak üzere bugüne kadar
toplam 1,98 milyar dolar kaynak sağlanmıştı.
(Kaynak: IMF ve SIS-State Information Service Web Siteleri)
5. ClassNK Yeni Başkanını Seçti
Japon klaslama kuruluşu ClassNK, Kıdemli Başkan Yardımcısı olarak
görevini yürüten Hayato Suga'yı ClassNK'nın yeni Başkanı ve CEO'su olarak
seçti.
Eski Başkan Hiroaki Sakashita Yönetim Kurulu Başkanı olurken, eski
Yönetim Kurulu Başkanı Koichi Fujiwara'nın ise danışman olarak görevine devam
edeceği duyuruldu.
(Kaynak: ClassNK Web Sitesi) ‘’
Belirtilmektedir.
Sayın Üyelerimizin
bilgilerine rica ederiz.
Saygılarımızla,
Vapur
Donatanları ve Acenteleri Derneği
Emin
EMİNOĞLU
Genel
Sekreter
Dağıtım: Tüm üyelerimiz