Gümrük Yükümlülüğünün Doğması
SİRKÜLER NO:8.1 / 790-638 = 28/10/2016
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
Gümrükler Genel Müdürlüğü web sayfasından (http://ggm.gtb.gov.tr/) alınan ve tüm Gümrük ve Ticaret Bölge
Müdürlüklerine dağıtımı yapılan 27/10/2016 tarihli “İhracatta Kıymet Araştırması” konulu
ve 2016/15 sayılı Genelgesi’nde;
“Muhtelif gümrük
idarelerinden Bakanlığımıza intikal eden yazılardan, dahilde işleme rejimi
(DİR) hükümlerinin ihlali halinde ilgili ithalat vergilerinin ve 4458 sayılı
Gümrük Kanunu’nun 238 inci maddesinin tatbikine ilişkin zamanaşımı hükümlerinin
uygulanmasında hangi tarihin esas alınacağı hususunda tereddüt hasıl olduğu
anlaşılmış olup, zamanaşımı hükümlerinin uygulanmasında esas alınacak tarih
konusunda aşağıdaki hususlar dikkate alınarak işlem yapılacaktır.
1-DİR hükümlerinin ihlali
durumunda oluşan vergi aslı alacakları için;
a)
Dahilde işleme izin belgesi (DİİB)/izninin açık olduğu durumlardaki rejim
ihlali tespitleri sonucunda oluşacak vergi aslı alacakları, 2015/15 sayılı Genelge’de
belirtildiği üzere, kesinleşmiş alacaklar olarak değerlendirilerek, bu
alacaklar için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun
ilgili maddeleri kapsamında işlem tesis edilmektedir.
b)
Mezkur Genelge uyarınca, taahhüt hesabı kapatılmış DİİB/İzin kapsamında
sonradan tespit edilen ve ek tahakkuk düzenlenmesi gereken durumlar için ise,
tahakkuk zamanaşımı söz konusu olmaktadır. 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 197/2
nci maddesi; “Yapılan denetlemeler sonucunda hiç alınmadığı veya noksan
alındığı belirlenen veya 1 inci fıkrada belirtilen şekilde tebliğ edilemeyen
gümrük vergilerine ilişkin tebligat, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten
itibaren üç yıl içinde yapılır. Şu kadar ki, gümrük yükümlülüğünün doğduğu
olayla ilgili olarak dava açılması zaman aşımını durdurur.” hükmündedir.
2-DİR hükümlerinin ihlali
durumunda Kanun’un 238 inci maddesinin tatbiki için;
5326 sayılı Kabahatler
Kanunu’nun soruşturma zamanaşımına ilişkin 20 nci maddesi uyarınca, zamanaşımı
süresi, kabahate ilişkin tanımdaki fiilin işlenmesiyle veya neticenin
gerçekleşmesiyle işlemeye başlamakta olup, söz konusu tarih gümrük mevzuatı
çerçevesinde gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihe tekabül etmektedir.
4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun
193 üncü maddesinin birinci fıkrasında, "Bu Kanunla konulmuş aksine
hükümler ve 2 nci fıkra hükümleri saklı kalmak kaydıyla, bir eşyaya uygulanacak
ithalat veya ihracat vergileri tutarı, bu eşyaya ilişkin gümrük yükümlülüğünün
başladığı tarihteki vergi oranları ve diğer vergilendirme unsurlarına göre
belirlenir."
hükmüne yer verilmektedir. Kanun’un 114 üncü maddesi uyarınca, DİR kapsamında
bir gümrük yükümlülüğünün doğması halinde, 115 inci madde hükümleri saklı
kalmak kaydıyla, gümrük vergileri, ithal eşyasının dahilde işleme rejimine
ilişkin beyannamenin tescil tarihindeki vergi oranı ve diğer vergilendirme
unsurları göz önünde bulundurularak hesaplanmaktadır. Dolayısı ile
yükümlülüğün doğma tarihi rejim ihlalinin gerçekleştiği ve zamanaşımı
hükümlerinin uygulanmasına esas tarih, DİR açısından yükümlülüğün başlama
tarihi ise ilgili vergi ve cezaların hesaplanmasına esas tarih olmaktadır.
Sonuç olarak, DİR kapsamında
bir ihlal tespiti durumunda, Gümrük Kanunu'nun 183 ve 184 üncü maddeleri ile
yukarıda belirtilen ilgili diğer maddeler göz önünde bulundurularak, gümrük
yükümlülüğünün doğduğu tarih olarak ihlalin gerçekleştirildiği tarihin esas
alınması; gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihin mezkur hüküm uyarınca kesin
olarak tespitinin mümkün olmaması halinde ise Kanunun 193/2 nci maddesine
paralel olarak, gümrük idarelerinin bu eşya için bir gümrük yükümlülüğü doğduğu
sonucuna vardıkları tarihin esas alınması, gerekmektedir.
Buna göre, söz konusu
tarihin olay bazında değerlendirilmesi gerekmekle birlikte, aşağıda örnek
olaylar bazında yükümlülük doğma tarihleri belirtilmiştir:
1.DİR kapsamında üretilen
işlem görmüş ürünün yurt içinde satıldığının tespiti durumunda, yükümlülüğün
doğduğu tarih olarak eşyanın satış tarihinin, bu tarihin kesin olarak tespit edilememesi
ve varsa bu eşya yerine yapılmış gibi gösterilen bir ihracatın tespiti halinde
bu ihracata ilişkin beyannamenin tescil tarihinin,
2.DİR kapsamında izin
verilenden fazla ithalat yapılması durumunda, söz konusu fazla ithalata ilişkin
gümrük beyannamesinin tescil tarihinin,
3.Önceden ihracat koşulu
bulunan DİİB kapsamında, bu koşula uyulmaksızın ithalat yapıldığının tespiti
halinde, bu ithalata ilişkin beyanname tescil tarihinin,
4.Bu tarihlerin kesin olarak
tespitinin mümkün olmaması halinde, duruma göre ilgili dahilde işleme izin
belgesi/izninin kapatılma/iptal tarihinin,
Esas alınarak işlem
yapılması gerekmektedir.”
Denilmektedir.
Sayın Üyelerimizin bilgilerini
rica ederiz.
Saygılarımızla,
Vapur
Donatanları ve Acenteleri Derneği
Emin EMİNOĞLU
Genel
Sekreter
Dağıtım: Tüm üyelerimiz