Menu

Aylık Yazı Dizileri

Yeni Bir Döneme Başlarken

Yeni Bir Döneme Başlarken
 
1.
Giriş

Bir asrın üzerinde faaliyet gösteren Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği, yeni bir faaliyet (2010-2012) dönemine girmiş bulunuyor. Bu faaliyet dönemi için yönetime seçilen tüm arkadaşlarım şevk ve heyecan içinde yeni göreve başlamanın ve sorumluluğu üstlenmenin onur ve gururunu yaşıyorlar. Seçilen bu arkadaşlarımla birlikte gemi yolculuğuna çıkacağız.

2.Yolculuk
Yolculuğa çıkacağımız gemi, 1902 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun II. Abdülhamid döneminde devreye girdi. Gemi Birinci Dünya Savaşını, Çanakkale Mücadelelerini, İstanbul’un işgalini, Kurtuluş Savaşı ve sıkıntılarını, Cumhuriyetin kuruluşu ve inkılâplarını, İkinci Dünya Savaşı ve bu savaş sürecinde çekilen sıkıntıları gördü ve yaşadı.

Cumhuriyet döneminin kalkınma planlarında, denizciliğin gelişmesi, denizlerden sağlanan imkânların artırılması, kaynaklarının ekonomiye kazandırılması ve etkin şekilde kullanılması, hükümetlerin öncelikli plan ve programları arasında yer aldı. Derneğimiz, millî güç unsurlarını harekete geçirici, geliştirici, kalıcı ve millî hedeflere ulaşılmasındaki çok önemli görevi üstlendi. O tarihten itibaren de bu görevini halen sürdürmektedir.

Bu gemi yolculuğu bitmez-tükenmez bir yolculuktur. Tam 108 yıldır devam ediyor ve devam etmek zorunda olan bir yolculuktur. Görev alarak bu yolculuğa çıkanlar hiçbir çıkar, hiçbir menfaat gözetmeksizin devam ederler. Bu yolculukta özveri var, mücadele var, sıkıntı var, ter var, dostluk var, sevgi ve saygı var, bilim ve bilgi var. Bunların en önemlisi, saygın bir toplumu temsil etmenin onur ve gururu var.

Bu gemide görev alan her kaptan, zabitan ve mürettebat, konusunda uzman kişilerden oluşur ve yolculuğa öyle çıkarlar. Bu geminin bir özelliği de kaptanların uzun süre görev yapmalarıdır. Bu kaptanlardan biri 33, diğeri ise 32 yıl kesintisiz görev yaptılar. 108 yıl içinde bu gemiye kaptan olanların sayısı daha iki elin parmaklarına dahi ulaşmadı. Bu dönem görev alan ben ve arkadaşlarım, bizden evvel bu gemi yolculuğunda görev alan kaptan, zabitan ve mürettebata sonsuz şükranlarımızı sunarız.

3.Çalışma Hayatı
Çalışma hayatı, bireylerin üretim sürecine katılarak oluşturdukları bir varlık alanıdır. Bireyler emeklerini, becerilerini, uzmanlıklarını, bilgilerini, deneyimlerini kamu veya özel işletmelerin mal, hizmet, bilgi ve teknoloji üretmelerine belirli ücret, özlük ve sosyal haklar karşılığı, katarak çalışma hayatı içinde yer alırlar ve topluca çalışma hayatını meydana getirirler.

Gemi acenteliği alanında çalışma hayatının kendine özgü nitelikleri, özellikleri ve kuralları vardır. Bu toplum, başta iktisadi hayat olmak üzere sosyal, kültürel, teknolojik ve siyasi hayatı etkileyecek ve yönlendirecek bir güce sahiptir. Çalışma hayatı aynı zamanda millî güç unsurlarını harekete geçirici, geliştirici, verimli kılıcı ve millî hedeflere ulaşmada bütünleyici rol alır.

108 yıldır faaliyet gösteren Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği’nin üyeleri, bu çalışma hayatının içinde yer alarak hizmet üretirler. Üyelerimiz üretim sürecinde adil, istikrarlı, gelişmeye uygun hukuk düzeni içinde görevlerini yerine getirirler. Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği, çalışma hayatının bütün özelliklerinin ve niteliklerinin dikkate alınmasını, üyelerinin Kamu-Özel sektör arasında daimi uzlaşma ve dayanışma imkânları ve kurallarını açık ve hazır bulundurulmasını sağlar.

4.Onurlu Görev ve Sorunlar
Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği, bir asrın üzerinde faaliyet gösteren nadir kurumlardan biridir. Böyle köklü bir kurumda heyecan verici bir görevi üstlenmek ve o kurumu temsil etmek bizleri son derece onurlandırdı. Göreve seçilen arkadaşlarım, halen devam etmekte olan sorunlara ilaveten “bu dönemde ne gibi sorunlarla karşılaşacağız?” düşüncesine hâkim olarak göreve başladık.

Neden bu düşünceye hâkim olduğumuzun başında, gemi sahibi ve işleticileri, özgür iradelerini kullanarak acentelerini kendileri tayin etmiyorlar ve edemiyorlar. Çünkü yükün bağlantısı sırasında acenteyi taşıtan tayin ediyor. Aksi halde yükünü, bu şartları kabul eden taşıyıcılara vereceğini ifade ediyorlar.

Bugün pazarı elinde bulunduran kuruluşların çoğunun gemi acenteliği yapan yan kuruluşları bulunmaktadır. Yükün taşınması sırasında bu yükün taşınmasına talip olan gemi sahip ve işletmecilerine, taşıma sözleşmesine yükleme ve boşaltma limanları acentesinin kendi yan kuruluşları olan acentelerini tayin edilmesi şartı konuluyor. Bu şartı kabul etmeyen taşıyanlara da yük verilmiyor. Son yıllarda gemi işletmeciliğine getirilen ağır yükümlülükler ve buna karşın ağırlaşan maliyetlerden dolayı donatanlar ve gemi işleticileri, taşıtanların bu şartlarını kabul etmek zorunda bırakılıyor.

5.Gemi Acenteleri ve Sorumlulukları
Milletlerarası deniz hukukunda, geminin bir işletme ve hukuki bir varlık olması, gemide çalışanların, taşınan yolcu ve yükün taşımanın gerçekleşmesi sırasında taşıyana önemli görev ve sorumluluklar getirildi. Coğrafi konum itibariyle gemisini başka limanlara gönderen gemi sahibi veya işleticilerinin, gemisinin gittiği limanda işlerini yönlendiren ve yöneten, hak ve menfaatlerini koruyan Gemi Acenteleri’dir.

Gemi acentelerinin asli görevi, ulusal ve uluslararası hukuk çerçevesinde kendisini tayin eden gemi sahibi veya işleteninin hak ve menfaatlerini korumakla yükümlüdür. Liman Acentelerine, atayanının çıkarlarını iyi şekilde koruması, talimatlarını etkin ve hızlı biçimde yerine getirmesi, geminin gereksinim ve isteklerine ticari çıkarlara uygun olarak yerine getirilmesine özen gösterilmesi, şartları getirildi.

Bu durumda mukaveleye şart koşulan taşıtanın acentesi, taşıyanın hak ve menfaatlerini mi korur? Yoksa hiçbir pazar araştırması yapmadan, hiçbir emek sarf etmeden, oturduğu yerde o limana gelen gemilerin daimi acentesi olarak tayin ettiren kuruluşları mı korur? Bu tip acenteler, hiçbir konuda taviz vermeden, donatanın en küçük isteğini dahi zora sokan acentelerdir. Bu acenteler elbette, daimi ekmek kapısı olan kuruluşun menfaatini koruyacaktır. Zira o olmazsa kendisi de yoktur.

Yalnız burada hukuka aykırı bir durum meydana geliyor. Bu tür acenteler ücretlerini taşıyandan alıyor, ama taşıyanın hak ve menfaatlerini korumuyor. Onlar, korunması gereken taşıyanın karşı taraf olan taşıtanları koruyor. Bu durum hukukta, liman acenteliğinin “güvenirlilik” esasını zedeliyor.

6.Ülke Bayrağının Korunması
Her bayrak ülkesi, kendi bayrağını taşıyan gemileri, yabancı bayrak taşıyan gemilerle rekabet edebilmesi açısından korur. Devlet bu alanda yol gösterici, özendirici, destekleyici, koruyucu, serbest rekabet ortamını yaratma görevlerini üstlenir.

Bazı işletmeler ve tesisler rıhtım ve iskelelerine gelen Türk Bayraklı gemilere, yabancı bayrak altında gelen gemiler gibi aynı kategoride tutmaktadırlar. Bu da, “yabancı bayraklı gemileri adeta teşvik ediyor” izlenimini yaratıyor.

Bu konuda Derneğimiz, Türk Bayraklı gemilerin yabancı bayraklı gemilerle rekabet etme imkânı konusunda eskiden beri devam eden Türk Armatörler Kooperatifi ve Türk Armatörler Birliği ile bir araya gelerek işbirliği içinde bulunmaktadır. Türk denizciliğinin köklü kuruluşlarından olan bu üç kuruluş, deniz taşımacılığı ticaretinde el ele vermek suretiyle iktisadi güç oluşturma konusunda çaba sarf etmektedirler.

7.Dernek Binamız
Bu dönemde, sahibi olduğumuz dernek binamızın tadilatının bitirilmesine hız verilecektir. Bu tadilatın Eylül ayında bitirilmesine çalışılmaktadır. Binamızı sonbaharda görkemli bir törenle açılışının yapılmasını planlamış bulunmaktayız. Amacımız, 108 yıllık bir geçmişe sahip Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği binasını, çok değerli kaynak kitaplara sahip kütüphanesi, eğitim ve toplantı salonlarıyla bir “Denizcilik Kültür Merkezi” haline getirmektir.
Bu amacımızın gerçekleşmesinde siz değerli üyelerimizin her zaman olduğu gibi, bu dönemde de bize destek ve katkılarınızı esirgemeyeceğinizden ve eserinize sahip çıkacağınızdan emin olduğumuza hiç kuşkunuz olmasın.

8.Gümrük Sorunları
Bu dönemde, yapacağımız mücadelenin başında gümrük sorunları gelmektedir. Yeni yayımlanan Gümrük Yönetmeliği’nin bazı maddelerinde gemi acentelerini sorumluluk altına alan konuların iyileştirilmesi için çalışmalarımız devam ediyor.

Ayrıca, Özet Beyan ile ilgili yeni uygulama konusunda çalışmalarımız hızla ilerlemektedir. 1.1.2011 tarihinden itibaren elektronik ortamda uygulamaya konulacak olan Özet Beyan Tescili ve tescil sırasında, eşyanın doğru beyan edilmesi çok önem taşıyor. Gümrük Müsteşarlığı ile yapılan çalışmalarımızın tamamlanmasını takiben sonbaharda tüm acentelerimize görsel bilgiler sunulacaktır.
Yine gümrük idarelerinin Özet Beyan düzeltmelerinde, gelen malın orijinal konşimentosuna istinaden düzeltme yapılmasının uygulaması yeni Gümrük Yönetmeliği hükümlerinde yer almamasından dolayı kaldırılmış ve mahrecinden onaylı belge getirtilerek düzeltmelerin yapılmasına geçilmiştir.

Bu konuda Derneğimizin uzun çabaları sonucu, malın orijinal konşimentosuna istinaden Özet Beyan düzeltilmesi sağlanmıştı. Bu uygulamanın yeniden yürürlüğe konulması konusunda kısa zamanda Gümrük Müsteşarlığı’na girişimlerimizi yapacak ve sonuç almaya çalışılacaktır.

9.Diğer Sorunlar
Bu dönemde, İçişleri Bakanlığı, Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü ve diğer resmi kurumlarla bir araya gelerek toplantılar yapılacaktır. Bu toplantılarda, gemi acenteliği yapan üyelerimizin zaman ve mekân diliminde meydana gelen sıkıntılarının giderilmesi konusunda girişimlerimiz olacaktır.

10.Bilgilendirme Seminerleri
Bu dönemde, bilgilendirme seminerlerine önem verilecektir. Toplumumuz için bilim, bir fantezi, merak, alışkanlık veya birkaç şahsın kendilerini gösterme ve çıkar sağlama vasıtası değil bir ihtiyaçtır. Bilim gelişmenin, yenileşmenin, ilerlemenin ve kalkınmanın yoludur. Bilim, toplumumuza sunulduğu sürece bilim olur ve toplumla bütünleşir. Yönetim Kurulumuz bu konuda, üstlendiği sorumluluğu yerine getirmenin azim ve kararlığını taşıyacaktır.

Burada görev bölümü yaptığımız arkadaşlarımız, birlik, dirlik  ve bütünlük içinde yeni çalışma dönemimizin tüm üyelerimize hayırlı olmasını, sağlık, mutluluk ve bereket getirmesini dileriz.

Ruhi Duman
İstanbul, 9 Haziran 2010